Borsada Beklemek mi Zararına Satmak mı?
Borsada beklemek mi zararına satmak mı sorusu, yatırım hayatının en zor ve en kritik sorularından biridir. Çünkü hissede yaşanan düşüş sonrası yatırımcı ne yapacağını bilemez: Beklerse daha da düşebilir, satarsa sonrasında yükselip pişman olabilir. Bu ikilemde doğru kararı verebilmek için stratejik ve psikolojik analiz gerekir. Şimdi birlikte bu çıkmazı çözelim.

Beklemek: Sabır mı, Risk mi?
Hissede kalmak, çoğu zaman “sabır” göstergesi olarak değerlendirilir. Ancak her bekleyiş doğru değildir. Özellikle:
- Şirketin temel göstergeleri bozulduysa
- Sektörel veya ekonomik riskler güçlenmişse
- Hatalı fiyattan alım yapılmışsa
bu durumda hissede uzun vadeli kalmak, zararı büyütmek anlamına gelir. O yüzden beklemenin mantıklı olabilmesi için teknikten çok temel analizle desteklenmesi gerekir.
Zararına Satmak: Kaçış mı, Kontrol mü?
Bir yatırımcı pozisyonunun zarar ettiğini gördüğünde “zararı kabul etmek” zor bir karardır. Ancak bazen bu, mantıklı bir çıkış stratejisidir. Çünkü:
- Hisse daha derin düşüşe geçebilir
- Yeni fırsatlar için nakit elde edilmiş olur
- Risk artışı önlenmiş olur
- Psikolojik baskı ortadan kalkar
Özellikle “zararı kes” stratejisi uygulayan yatırımcılar, profesyonel davranırlar. Çünkü zarar realize etmek, bir başarısızlık değil, kontrol mekanizmasıdır.

Hangi Durumda Beklenmeli?
Borsada beklemek mi zararına satmak mı sorusunun yanıtı, aşağıdaki şartlar varsa “beklemek” olabilir:
- Şirket sağlam temellere sahipse
- Düşüş piyasaya bağlıysa, şirkete değilse
- Alım seviyesi yanlış değilse (örneğin tepeden değilse)
- Teknik olarak destek seviyesine yaklaşıyorsa
- Piyasa genelinde geçici panik varsa
Bu durumda sabırla beklemek, çoğu zaman kazanç getirebilir.
Hangi Durumda Satılmalı?
Aşağıdaki durumlarda zararı kesmek daha sağlıklı olacaktır:
- Şirketin bilançosu kötüleşmişse
- Sektör riski kalıcı hale gelmişse
- Alım seviyesi hatalı bir fiyattan yapılmışsa
- Yatırım amacına ters bir yapıdaysa
- Portföyde yoğun risk yükü varsa
Bu gibi durumlarda beklemek, zararı büyütmekten başka bir işe yaramaz. Çünkü bazı hisseler asla eski seviyelerine dönmeyebilir.
Zarar Kes Stratejisi Neden Önemlidir?
Zarar kes noktası belirlemek, yatırımcıya kontrol duygusu kazandırır. Bu seviye, alım öncesi belirlenmeli ve duygusal dalgalanmalara karşı korunmalıdır. Örneğin:
- Hisseyi 100 TL’den aldıysan, %10 zarar kes hedefi ile 90 TL’ye geldiğinde otomatik çıkış yapılmalı
- Aynı şekilde destek-direnç seviyeleriyle uyumlu çıkış noktası belirlenmeli
Bu strateji, yatırımcının duygusal kararlar almasını engeller.
Hatalı Alım Yaptıysan Ne Yapmalısın?
Hatalı fiyattan girilmişse ve zarar başlamışsa, yapılabilecek en iyi şeylerden biri zararı sınırlı tutmak ve öğrenilen dersleri kayda geçirmektir. Her yatırım doğru olmak zorunda değildir ama her zarar, gelecekteki kazancın temelidir.

Psikolojik Olarak Nasıl Yönetilmeli?
- Panikle değil planla karar ver
- “Beklersem düzelir” düşüncesi yerine “veriyle karar ver” stratejisi geliştir
- Duygusal bağlılık oluşturduğun hisselerden uzaklaş
- Her yatırımda kaybetme olasılığını baştan kabul et
- Zarar etmek yerine, zararı yönetmeyi öğren
Doğru Zaman, Doğru Karar
Borsada beklemek mi zararına satmak mı sorusunun tek bir doğru cevabı yoktur. Karar; şirketin yapısına, yatırımcının stratejisine ve piyasa koşullarına bağlıdır. Beklemek kör bir sabır değil, analizle desteklenmiş stratejik bir tercihtir. Satmak ise başarısızlık değil, zararı yönetmenin akıllıca bir yoludur. Asıl mesele, kararın zamanında ve planlı alınmasıdır.